Günlük Burç Yorumları

hayvanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hayvanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Aralık 2010 Perşembe

yumurta tavuğu





Bugün bana muayene olmaya gelirken hediye yumurta getiren bir yumurtacıya
"Bu yumurta tavukları verimli ömürleri bitince ne oluyor?" diye sordum
"Kesime gidiyor. Tavuk 6 aylıkken yumurtlamaya başlar. Normalde %80 verim beklenir. Tavuklar 2,5 yaşına gelirken bu verim önce %70'e sonra % 60'a düşer. Altmışa düşünce kesime gönderilirler" dedi
"Yüzde 80 ne demek?" diye sordum
"100 tavuktan her gün 80 yumurta almak demek" dedi


"Yani bir tavuk hergün yumurtlasa da yaş grubu ile kesime gidiyor, öyle mi?" dedim
"Tabi, olduğu gibi kesime" dedi
"Kesilenler nerede satılıyor, ben hiç öyle büyük tavuk görmüyorum marketlerde" dedim
"Onlar buraya gelmez. Basmane'de falan ucuza satılıyor. Biraz tüylü olur zaten onlar uğraştırır. Tüy yolma makinesine şöyle bir sokup çıkartıyorlar" dedi
"Bu tavuklar dolaşıyor mu, yoksa bütün ömürleri kafeste mi geçiyor? diye sordum


"Dolaşmak yok! Suyu yemi önüne gelir" dedi
"Kesime gitmek bir nevi kurtuluş oluyor o zaman" dedim

28 Mart 2010 Pazar

tatlı su balıkçılığı





Bugün ilaç yazdırmaya gelen Saruhanlı’lı bir hastaya Gölmarmara’da balık tutup tutmadıklarını sordum.
“Tutuyoruz” dedi.
“Hangi balıklar çıkıyor?” diye sordum.
“Sazan çıkıyor, Levrek çıkıyor, Yılanbalığı çıkıyor” dedi.



“Levrek dediğiniz dişli turna değil mi?” dedim, öyleymiş.
“Balığı hangi yemle tutuyorsunuz?” dedim
“Yok oltayla değil, biz takımla, ırıpla tutarız” dedi.
“Irıp ağ mı oluyor?”dedim
“Evet iki türlüsü var, bir çektirme bir de salma. Biz geceden salıyoruz, sabah topluyoruz, bir de 10-15 gün sonra zıpkınla da avlarız. Zıpkını bilir misin böyle geniş ağızlı” dedi.
“Zıpkınla suya girmeden avlıyorsunuz değil mi?” dedim
Olur mu dizimize kadar giriyoruz. Bu mevsimde artık suyun içinde ne oluyoırsa bilmiyorum, kıyıda kaynaşıyorlar. Suyun içinde böyle simsiyah sırtını görürsün” dedi
“Ağdan ne kadar balık çıkıyor bir seferde, büyükleri oluyor mu?” diye sordum.
“30-40 kilo çıkıyor. Ben çocukken 8-10 kiloluk sazanlar çıkardı. Boyu Murat arabanın bagaj düğmesine kadardı” dedi.



“Yılanbalığı da aynı ağla mı yakalanıyor?” dedim.
“Yook, onun takımı başka, böyle kutu şeklinde, ufak deliği var, içine girdi mi bir daha çıkamaz, ama bilmeyen de yılan sanır yanına yaklaşamaz” dedi.




“Balıkları nasıl pişiriyorsunuz?” diye sordum.
Sazanı tava da yaparız, ızgara da. Baharda şimdi daha yağlı olur, içinden havyar da çıkar. Yılanbalığını ise pişirirken yağını üç kere dökeceksin, anca öyle tadını alırsın” dedi



“Kızartma yağını mı üç kere değiştiriyorsunuz?” diye sordum
“Hayır, Yılanbalığı çok yağlıdır, yağsız tavaya koydun mu yağını salar. Öyle bir seferde pişirip yersen insanın içini bulandırır. Yağını bıraktıkça dökeceksin. En son yağı kalmayınca iki tarafını kızarttın mıydı, tadına doyum olmaz” dedi.

19 Ocak 2010 Salı

köpek kısırlaştıma



Bugün işe başlamak için rapor almaya gelen bir veterinere daha önce nerede çalıştığını sordum.
"Bir belediyeye ait hayvan barınağında çalışıyordum" dedi
"Ne yapıyordunuz orada, aşılama falan mı?" diye sordum
"Kısırlaştırma yapıyorduk. Her gün en az 3-4 tane yapıyorduk" dedi



"Nasıl yapıyorsunuz, tüplerini mi bağlıyorsunuz?" diye sordum
"Hayır karın operasyonuyla rahim ve yumurtalıkları tamamen alıyoruz" dedi
"Neden tüpleri bağlamıyorsunuz? Rahim ve yumurtalıkları almak hem hayvanlara eziyet, hem de daha büyük komplikasyona davetiye olmuyor mu?" diye sordum



"Haklısınız, ben de önerdim ama nedense kabul etmediler. Ne derlerse onu yapmak zorundasın" dedi
"Başıboş köpeklerin uyutulduğu oluyor mu?" diye sordum



"Resmen değil ama bazen psikolojisi çok bozuk hayvanlar oluyor. Diğerlerine saldırıyor parçalıyor, onlara uygulanıyor" dedi


Selçuk Belediyesinin veterinerlik çalışmaları ile ilgili fotoğrafı bu siteden aldım.

24 Eylül 2009 Perşembe

temel içgüdü




Bugün 40 yaşlarında bir hastam kontrole geldiğinde
"Doktor Bey, dede oldum"
dedi
"Nasıl yani?" dedim
"Golden retriever cinsi bir köpeğimiz var, dün gece bir batında 7 yavru doğurdu" dedi
"Babası belli mi?" diye sordum
"Belli tabi, yine aynı cins safkan. Bu işte aileler aynı kız alıp verir gibi görüşüyor. Doğumdan sonra erkeğin sahiplerinin de bir yavru alma hakkı var" dedi
"Diğerlerini ne yapacaksınız?" dedim


"İsteyen arkadaşlarımıza vereceğiz, belki satarız. Tanesi 400-500 dolar arasında satılıyor" dedi ve ekledi "Fakat ilk defa böyle bir olay izledim ve tabiata hayran kaldım"
"Neden hayran kaldınız?" diye sordum



"Biz bu köpeği 2 aylık yavru olarak aldık. Daha önce doğum yapmadığı gibi doğum yapan başka bir hayvanı da görmedi. Buna rağmen yavruları doğurdukça dişleriyle önce keselerini yırtıp sonra göbek kordonlarını gövdeye yakın bir noktadan dişleyip koparttı, kordondan başlayarak bütün plasenta ve eklerini yedi. bunu her yavruya tek tek uyguladı. Yavruların her tarafını yaladı, solunumlarını canlandırdı. Burnuyla hepsini emzirme sırasına soktu, çok emeni ittirdi, az emeni güçsüz olanı memeye yaklaştırdı.


Bunların tamamını içgüdüyle yaptı, böyle içgüdüye hayran olunmaz mı Doktor Bey! "dedi